25 Yıl Boyunca Evden Çalışsaydın Nasıl Görünürdün?
Küresel çaplı salgın COVID-19 kalabalık ve kapalı ofislerde çalışanları da ciddi bir biçimde etkisi altına almış durumda. Firma yöneticilerinin çoğu tam zamanlı, kısmi ya da dönüşümlü olarak “Evden Çalışma” (remote working) kararı alırken çalışanların bu karara çeşitli tepkiler verdiği gözlemlendi. Sağlık tedbirlerinin yanı sıra evden çalışmayı daha rahat bulan bir kesim mevcut.
Peki ya 25 yıl boyunca evden çalışmak zorunda kalsaydık nasıl görünürdük?
Yabancı bir internet sitesi bize bu sorunun cevabını veriyor. 25 yıl boyunca evden çalışan bir kimsenin fiziksel ve psikolojik olarak nasıl görüneceğinin simülasyonunu oluşturan site, oluşturdukları modele Susan adını vermiş.
Evden çalıştığı ve gün içinde aktif hareket etmediği varsayılan Susan, kanlanmış ve kuru gözlere sahip. Kızarmış göz çevresi ve bulanık görüşüyle daha ciddi göz problemleriyle karşılaşması olası görünüyor.
Hareketsiz yaşam, egzersiz yapmama ve sürekli bilgisayar başında oturma nedenlerinden dolayı duruş bozuklukları da oluşmuş durumda.
Susan bu süreçte dışarıya da çok az çıktığı için D vitamini eksikliğine bağlı olarak saçları dökülmüş ve cildi matlaşıp solgunlaşmış durumda.
Evdeki hareketsiz yaşamına karşın beslenmesinde bir kısıtlamaya gitmediği için Susan’ın fazla kilolarının olduğunu da görüyoruz.
Fiziksel etkilerinin yanı sıra evden uzun süre çalışmanın psikolojik etkileri de mevcut durumda. Susan sevdikleriyle yüz yüze görüşmediği ve uzun çalışma saatlerine sahip olduğu için vücudundaki stres hormonu seviyesi artarken bir yandan da yalnızlıktan dolayı depresyon yaşaması da olası.
Susan’ın fiziksel ve psikolojik durumunun abartılmış olma ihtimali bulunsa da uzun süre evden dışarı çıkmamanın, düzenli egzersiz yapmamanın ve sosyal faaliyetlerde bulunmamanın insan hayatına olan olumsuz etkileri kanıtlanmış durumda.
Halihazırda evden çalışıyorsanız ya da evde çok fazla vakit geçiriyorsanız düzenli olarak yeterli ve dengeli beslenmeyi, spor yapmayı ve sevdiklerinizle çevrim içi de olsa vakit geçirmeyi unutmayın.
Kaynakça: