Orhun Onar: Sıcak Savaştaki Caydırıcı Güçler – Füze Teknolojileri
Füze Nedir?
Askeri terminolojide füze, genellikle bir jet motoru veya roket motoruyla kendi kendine hareket edebilen, güdümlü ve menzilli bir silahtır. Füzeler; bu nedenle güdümlü füzeler veya güdümlü roketler olarak da adlandırılır. Füzelerin beş sistem bileşeni vardır. Bunlar; hedefleme, güdüm sistemi, uçuş sistemi, motor ve harp başlığı olarak sıralanabilir. Bunun yanı sıra, füzelerin farklı amaçlar için uyarlanmış türleri de mevcuttur. Bu füzeler; karadan karaya füzeler, havadan karaya füzeler, karadan havaya füzeler, havadan havaya füzeler olarak kategorize edilebilir[1]. Peki bu füze teknolojileri nasıl oldu da bu kadar hızlı gelişim gösterdi? Bunu anlamak için öncelikle füze ve roketler arasındaki farkı anlamamız gerekiyor.
Füze ve Roket Arasındaki Farklar Nelerdir?
Bir roket ve bir füze arasındaki temel fark, amaçlanan kullanımları ve yetenekleridir. Roketler tipik olarak uzay araştırmaları, bilimsel araştırmalar ve uydu fırlatma veya yörüngeye yük taşıma gibi askeri uygulamalar için kullanılır. Füzeler ise düşman hedeflerine saldırmak veya gelen saldırılara karşı savunma yapmak gibi askeri amaçlar için özel olarak tasarlanmıştır.
Özetle, roketler uzay araştırmaları ve askeri uygulamalar dahil olmak üzere çok çeşitli amaçlar için kullanılırken, füzeler özellikle askeri kullanım için tasarlanmış olup, güdüm sistemleri ve saldırı yetenekleri ile donatılmıştır.
Füze Teknolojilerinin Modernizasyonu
Modern füze teknolojilerinin ilk çıkış noktası; sizin de tahmin edebileceğiniz gibi İkinci Dünya Savaşıdır. Nazi Almanyası’nın; savaş sırasında müttefik devletlerin stratejik olarak kritik önemde olan üsleri, limanları, şehirleri ve tedarik hatlarını bombalamak için kullandığı V-1 füzesi ve V-2 füzesi, modern füzelerin atası olarak kabul edilmektedir. V-1 füzeleri (seyir füzelerinin atası olarak kabul edilir), Nazi Almanyası’nın yaptığı Blitz(Birleşik Krallık’a karşı 1940-1941 yılları arasında yapılan bombardıman saldırılarının genel adı)saldırılarından daha az maliyetliydi ve daha düşük hata oranına sahipti[2]. V-2 füzesi ise tarihte yapılmış ilk balistik füze ve uzaya ulaşmış ilk insan yapımı nesnedir[3]. Nazi Almanyası’nın geliştirdiği bu füze teknolojileriyse, savaş sonunda Amerika Birleşik Devletleri’nin eline geçmişti. Birleşik Devletler, gizli bir operasyonla Alman bilim insanlarını kendi ülkelerine getirmişti.
PaperClip(Ataş) Operasyonu
Paperclip(Ataş) Operasyonu, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra Birleşik Devletler hükümeti tarafından, savaş sırasında gelişmiş silahlar ve askeri teknolojiler üzerinde çalışmış Alman bilim adamlarını, mühendisleri ve teknisyenleri işe almak için yürütülen gizli bir programdı. Program, Amerika Birleşik Devletleri Savunma Bakanlığı’nın bir bölümü olan Ortak İstihbarat Hedefleri Ajansı (JIOA) tarafından yürütüldü.
Ataç Operasyonunun amacı, bu uzmanları askeri ve sivil projelerde çalışmak üzere Amerika Birleşik Devletleri’ne getirmek ve Amerika Birleşik Devletleri’nin diğer uluslar üzerinde teknolojik bir avantaj sağlamasına yardımcı olmaktı. Ataç Operasyonu kapsamında işe alınan bilim adamlarının ve teknisyenlerin çoğu, Amerika Birleşik Devletleri’nin uzay programı, nükleer silahların geliştirilmesi ve ileri askeri teknolojilerin geliştirilmesi üzerinde çalışmaya devam etti.[4]
Ataç Operasyonu çok sayıda Alman bilim adamı ve teknisyeni işe almada başarılı olsa da, aynı zamanda tartışmalıydı çünkü işe alınan kişilerin çoğu savaş sırasında kitle imha silahlarının geliştirilmesine ve diğer etik olmayan veya ahlaksız faaliyetlere karışmıştı. Bazı eleştirmenler, Ataç Operasyonunun Amerika Birleşik Devletleri’nin Nazi rejiminin suçlarına ortak olan kişilerin uzmanlık ve bilgilerini kullanmanın bir yolu olduğunu iddia ediyor.
Füze teknolojileri; soğuk savaşın başlamasıyla beraber daha tehlikeli bir duruma evrilmiştir. Bunun en akılda kalıcı örneklerinden birisiyse Küba Füze Krizi’dir.
Küba Füze Krizi
Küba Füze Krizi, Ekim 1962’de Soğuk Savaş sırasında meydana gelen büyük bir uluslararası krizdi. Bu, Sovyetler Birliği’nin ABD kıyılarından sadece 90 mil açıkta bulunan Küba’ya nükleer füzeler yerleştirme kararının bir sonucuydu.
Kriz, Amerika Birleşik Devletleri’nin Sovyetler Birliği’nin Küba’ya gizlice nükleer füzeler yerleştirdiğini keşfetmesiyle başladı. Amerika Birleşik Devletleri, Küba’ya bir deniz ablukası uygulayarak ve Sovyetler Birliği’nin füzeleri kaldırmasını talep ederek yanıt verdi. Sovyetler Birliği başlangıçta reddetti ve iki ülke arasında bir gerginliğe sebep oldu.
Birkaç gün süren yoğun müzakerelerin ve potansiyel bir nükleer savaş tehdidinin ardından Sovyetler Birliği, ABD’nin Küba’yı işgal etmeme ve Türkiye’den kendi füzelerini çekme sözü karşılığında Küba’dan füzeleri çekmeyi kabul etti. Kriz nihayetinde barışçıl bir şekilde çözüldü, ancak dünyayı nükleer savaşa daha önce hiç olmadığı kadar yaklaştırdı.
Küba Füze Krizi, Soğuk Savaş’ın tehlikelerini ve çatışmanın patlak vermesini önlemek için uluslararası iş birliği ve diplomasi ihtiyacını vurguladığı için önemli küresel etkilere sahipti. Ayrıca, nükleer silahların yayılmasını sınırlamayı ve silahsızlanmayı teşvik etmeyi amaçlayan Nükleer Silahların Yayılmasını Önleme Antlaşması’nın imzalanmasına da yol açtı.
Bu olaylardan sonra, füze teknolojileri gelişmeye devam etti ve Kuzey Kore, Pakistan, İsrail, Çin gibi ülkeler de kendi füzelerini geliştirmeye başladı. Son zamanlarda yaşanan kritik olaylarsa, füze teknolojilerinin geldiği son durumu bize gösteriyor.
Yaşanan Güncel Olaylar
2021 MIT Faaliyet Raporu: Raporda da belirtildiği üzere, hipersonik füze denemeleri yeni risk alanları yaratmaktadır. [5]
2022 Rusya’nın Sarmat Füzesi: Sarmat’ın, yaklaşık 200 tonluk ağırlığı ve kısa süreli aktif uçuş özellikleriyle mevcut füze savunma sistemleri tarafından engellenmesinin imkânsız olduğu ileri sürülüyor. Askeri uzmanlar, Sarmat’ın 11 bin ila 18 bin kilometrelik bir menzile sahip olduğunu belirtiyor. [6]
2021 Şuşa’ya Atılan Üretimi Yasak İskender-M Füzesi: Azerbeycan Şuşa’ya atılan ve INF (Orta Menzilli Nükleer Kuvvetler Anlaşması) tarafından üretilmesi yasaklanan M varyantı İskender Füzesi, illegal yollarla Ermenistan ordusuna temin edildi. Nükleer başlık taşıma özelliğine sahip bu füzelerin kim veya kimler tarafından Ermenistan’a temin edildiği ise bilinmiyor. [7]
2022 Kuzey Kore’nin Balistik Füze Denemeleri: Kuzey Kore, 2022 başından bu yana farklı menzillerde 30’dan fazla balistik füze denemesi gerçekleştirdi. Bunlardan en göze çarpanı, nükleer başlık taşıyabilen bir kıtalararası balistik füze olan Hwason-17 füzesidir. [8]
2022 Ukrayna’nın HIMARS ile Rus Askeri Tesisini Vurması: Tahrip gücü yüksek 4 roket başlığının patlaması sonucu geçici konuşlanma noktasının bir bölümünde 63 Rus askeri öldü. Ukrayna Silahlı Kuvvetleri Stratejik İletişim Ofisi’ne göre ölen Rus askerlerinin sayısı 400’ün üzerinde [9].
HIMARS Nedir?
HIMARS (High Mobility Artillery Rocket System), Lockheed Martin yapımı bir çoklu roket atar sistemidir. Şimdiye kadar Birleşik Devletler, Singapur, Polonya, Romanya, Ürdün ve Birleşik Arap Emirlikleri’nin envanterinde olan HIMARS; artık Ukrayna ordusu tarafından da kullanılıyor. HIMARS’da kullanılan roketlerin menzilleriyse, roket tipine göre değişiklik gösterebiliyor. GMLRS ve Extended-Range GMLRS füzeleri 6 pod kullanılarak ateşlenebiliyor ve bu füzelerin maksimum menzili 150 kilometreye kadar çıkabiliyor. Bunların yanı sıra 2 pod kullanılaran ateşlenebilen ve ileride ATACMS (Army Tactical Missile System) füzelerin yerini alabilecek PrSM (Precision Strike Missile) balistik füzeleri de ateşleyebiliyor ve bu füzelerin menzili 499 kilometreye kadar çıkabiliyor[10]. Ukrayna’ya ATACMS ve PrSM füzeleri verilmediği için, kullanılan füzelerin GMLRS olabileceği düşünülüyor.
HIMARS’ın Yerli Muadili ÇNRA
Ülkemizde ise HIMARS’ın muadili sayılabilecek, Roketsan yapımı ÇNRA (Çok Namlulu Roket Atar Silah Sistemi) kullanılmaktadır. ÇNRA ile kullanılabilen Roketsan yapımı TRG-122 füzeleri 40 pod kullanılarak ateşlenebiliyor ve menzili 30 kilometreye kadar çıkabiliyor. 70 kilometre azami menzile sahip TRG-230 füzeleriyse 12 pod kullanılarak ateşlenebiliyor. Daha fazla menzile ve yüksek tahribat gücüne sahip TRG-300 füzeleriyse 4 pod kullanılarak ateşlenebiliyor ve menzili 120 kilometreye kadar çıkabiliyor.[11]
Orhun Onar
Kaynakça:
[1]: https://en.wikipedia.org/wiki/Missile
[2]: https://tr.wikipedia.org/wiki/V-1_f%C3%BCzesi
[3]: https://tr.wikipedia.org/wiki/V-2
[4]: https://en.wikipedia.org/wiki/Operation_Paperclip
[5]: https://www.mit.gov.tr/MitFaaliyetRaporu/index.html
[6]: https://www.ntv.com.tr/dunya/rusyadan-nukleer-fuze-denemesi-sarmat-fuzesi,hVOYt8swV02b77Ntcwjggw
Görsel Kaynağı: https://commons.wikimedia.org/wiki/File:RoketsanIDEF2015_%285%29.JPG