Hafif, Mobil ve daha fazlası; zırhın geleceğini yeniden düşünmek
İnsanlığın ilk yıllarında bile zırh ve zırhı delme çabası gözlemlendiğine göre, bunun günümüz versiyonunu incelemek oldukça zihin açıcı olabilir. Askeri araç tasarımları söz konusu olduğunda tüm modern ülkelerin zırh konusundaki iştahı açıktır. Bunun nedeni maksimum koruma ve ateş gücü yani teknolojinin, tüm gönüllü askeri gücün bilişsel becerisiyle birleştiği ortamın savaş alanında en üstün mekanize birlikleri meydana getireceğine inancından kaynaklanmaktadır.
Dünyada ilerleyen teknoloji ile birlikte mühimmatların gelişmesi, tahrip güçlerinin artması zırh seviyelerinde de arttırmaya gitme gereksinimlerini ortaya çıkarmaktadır. Zırhlı araçların kullanımlarının ilk yıllarında, henüz omuzdan atılan itkili roketler geliştirilmediğinden mücadele yöntemi tanka karşı tank veya tanksavar toplarının kullanımıydı. Bu mücadelede odak noktası tankların zırh kalınlıkları ve bu zırhı delmek için kullanılan yüksek namlu çıkış hızına sahip sert çekirdekli top mermileriydi. Mermi teknolojisinde odak noktası ise zırhı delmek için zırhtan daha sert çekirdeklere sahip olmalarıydı ve zırha vurduklarında kinetik enerjileri sayesinde zırhı delip geçerek zırhın ardındakilere zarar vermeleri bekleniyordu. Bu da ülkeleri zırhlı araçların zırh seviyelerini arttırma yoluna itmekteydi. Tanklar ve tanklara karşı geliştirilen silahlar arasında bu kısır döngü sürekli olarak devam etmiştir. Zırhlı araçlarda korunma için çeşitli malzemeler ve koruma yöntemleri uygulanmaktadır. STANAG 4569 Brüksel’deki NATO Standardizasyon Ofisi tarafından Lojistik ve Hafif Zırhlı Araçlar Koruma Düzeyi standartlarını belirtir.
Tank tasarımında üç temel bileşen arasında yapılacak önceliklendirme, tasarım ve harekât isterlerine bağlıdır. Bu üç temel bileşen;
- hareket kabiliyeti,
- beka kabiliyeti,
- ateş gücüdür.
Ancak şu kesindir ki; sıralamada nerede yer alırsa alsın, beka kabiliyeti etkin olmayan bir tankın muharip değeri yoktur. Beka kabiliyeti tankın hayatta kalma yeteneği olarak ifade edilebilir, bu nokta da zırhtan çok daha fazlasını kapsayan bir kavramdır. Bu yazıda beka kabiliyeti zırh özelinde değerlendirilecektir. Ağır zırhla karşılaşılan sorunlar;
- Bakım; Ağırlık ve büyüklük kaçınılmaz olarak beraberinde net bir şekilde artan bakım ihtiyaçlarının yükünü de getirir. Bunun yanı sıra bakım personeli modern zırhlı platformlardaki gelişmiş teknik sistemlerin artan karmaşıklığı nedeniyle daha da zorlanmaktadır. RPG-7 gibi güdümsüz tanksavar roketlerine karşı son yıllarda yaygınlaşmakta olan kafes tipi (İngilizce "slat armor") ek zırhlar da bakım konusunu ayrıca etkilemektedir.
- Hareketlilik; Daha ağır tankların özellikle kıtalararası mesafeler kat etmek gerekirse taşımacılığını yapmak daha zor olacaktır. Ağırlaşan ve hacimce büyüyen zırhlı araçları demiryolu ile taşımak, ülkeler arasında değişim gösteren demiryolu taşımacılık standart ölçüleri nedeniyle de zorlaşmaktadır. Ana muharebe tanklarının ağırlıklarında özellikle zırh malzemelerinden dolayı ciddi bir artış söz konusu olmaktadır. Bu taktik ve stratejik hareketliliği tehlikeye düşüren bir durumdur. Muharebe alanına hızlı intikal, hızlı hareketler, hedef olmamak, hedef olursa tehlikeden hızlı bir şekilde uzaklaşma konuları önemlidir. Üstelik zırhı daha da kalınlaştırma, üretimi zor ve pahalı malzemeler geliştirme ile birlikte buna karşılık daha delici, güçlü tanksavarlarla karşılaşma döngüsü ne kadar devam eder kestirmek mümkün olmamaktadır. Artan ağırlıkla birlikte kaybedilecek hareketlilik kabiliyeti muharebe sahasında tankı tanksavarlara karşı dezavantajlı konuma getirecektir. Motor gücü, ağırlık ve güç - ağırlık oranı bakımından değerlendirme yapmak gerekmektedir.
Öneriler; Yukarıda ele alınan sorunlar uzun vadeli çözümler gerektiren büyük problemlerdir. Fakat çözümleri bugünden düşünmeye başlamak çok önemlidir. İşe nereden başlamalı;
-
Daha küçük platformlar
Yeni zırhlı muharebe platformları inşa etmeye çalışırken; üretim, bakım ve hareket kabiliyetini en üst düzeye çıkarırken belirleyici ateş gücünün de nasıl elde edileceği düşünülmelidir. Bir otomatik yükleme özelliği sunarak tank mürettebat sayısını üçe, hatta ikiye düşürmek ve tank komutanının nişancı ve doldurucu olarak görev yapması, savaş alanında başarı için kritik birçok fayda sağlayacaktır. Daha küçük bir platform bakım gereksinimlerini, yakıt tüketimini ve hedef olunabilirliği azaltır. Platformun hareketliliği, amfibi kabiliyeti, köprü geçiş kabiliyeti artar ve demiryolu ile hareketi kolaylaştırır.
-
Daha büyük muharebe düzenleri
Daha küçük ekipler, askeri müfrezelerin boyutunu arttırma veya müfrezeye yeni takımların eklenmesine imkân verebilir.
-
İnsansız araç kullanımını müfreze düzeyinde artırmak
Önemli bir konu da ana üsten uzakta istihbarat, gözetim ve keşif (ISR) operasyonları gerçekleştirebilen insansız kara ve hava araçlarının kullanımını artırmak olacaktır. Çok faktörlü savaş alanı daha dağınık ve ölümcül hale geldikçe, yakındaki düşman güçlerinin ve arazinin bileşimi hakkında acil bilgi için artan gereksinimler ortaya çıkmaya devam edecektir. İnsansız hava ve kara platformlarını müfreze ve bölüm seviyesine göre organize etmek ordunun düşmanın bir adım ötesine geçmek için hızlı kararlar vermesini sağlayacaktır. İnsansız araç katılımı ile daha fazla sayıda, daha hafif platformlar içerecek olan bu yeni belirleyici birlik konseptleri için kapsamlı eğitimler yapılmalı ve doktrin için güncellemeler gerekmektedir.
Durumu daha iyi anlayabilmek için ateş gücünü, sensör teknolojiler ve bekayı diğer yönleriyle de değerlendirmek gerekmektedir. Günümüzde ve gelecekte oyunun kurallarını değiştirecek konseptlere ve yeni teknolojilere geçiş devam etmektedir ve edecektir. Bu da tankların muharebedeki sorumluluklarını farklı boyutlara taşıyabilir.
Referanslar;
Defence Turk; güvenlik güçleri personeline, savunma sanayii kurum/kuruluşlarına, araştırmacılara ve amatör takipçilere, savunma ve güvenlik alanında bilgi sağlamaya adanmış bir platformdur.