Blockchain Teknolojisi: Avantajları ve Dezavantajları
Tüm dünyada büyük bir trende dönüşen bazıları için 4. sanayi devriminin merkezinde yer alan Blockchain teknolojisinin ne olduğundan ve nerelerde kullanıldığından “Gelecek Vadeden Bir Trend: Blockchain -1” yazısında bahsettik. Blockchain teknolojinin sunduğu fırsatlar, avantajlar ve dezavantajlar konusunu da ele almakta fayda vardır.
Blockchain teknolojisinin önünde bulunan birtakım kısıtlamalar, Blockchain’in dezavantajları olarak nitelendirilebilmektedir. Bu dezavantajları sıralayacak olursak kontrol edilme ve güvenlik açısından sorunlar, operasyonel riskler, zincirdeki verilerin korunması, standartların değişmesi, enerji verimliliği, depolama alanı olarak kategorileştirilebilir.
Teknik sınırlar sistemin kullanım senaryolarına ve uygulama stratejilerine bağlı olarak değişkenlik arz etmektedir. Bu sınırlar senaryo ve stratejilere göre daha fazla belirgin ya da daha az belirgin hale gelebilmektedir. Kontrol sorunlarına şifreyi unutan kişilerin hesaplarının kontrol sıkıntısı örnek gösterilebilir. Sistemde açık anahtarlar ve özel anahtarlar bulunmaktadır. Kullanıcıların kendi varlıklarına erişebilmeleri için özel anahtarlara ihtiyaçları vardır. Ve kullanıcılar kendi özel anahtarlarını kaybederse bu parasını da kaybetmesi anlamına gelmektedir.
Ağ teknolojilerinin gelişmesiyle çevrimiçi dünyanın genelinde görülen güvenlik sorunları Blockchain sistemleri içinde de karşımıza çıkmaktadır. Bunlardan biri de siber saldırılardır. Örneğin ağ denetiminin büyük çoğunluğu siber saldırı sonucu kötü niyetli bireylerin eline geçerse işlemlerin sıralamasının değiştirilmesi veya bazı işlemlerin kasıtlı olarak işlem dışı bırakılması sağlanabilir veya kişisel veriler tehlikeye girebilir.
Operasyonel risklere uygulamayı kullananların önlerinde danışma merciinin olmaması örnek verilebilir. Sistemde merkez bir yapı olmaması sebebiyle yaşanacak sorunlar karşısında firmaların sistemde danışacağı ve işlemi geri döndüreceği bir destek ekip yoktur.
Blockchain sistemi ve enerji verimliliğinin sağlanması bugün üzerinde çalışılan bir konudur. Sistemin harcadığı enerji bugün Danimarka, İrlanda gibi ülkelerin tükettiğinden daha fazladır. Bunun gibi enerji veya depolama alanı yeterliliği gibi sorunların ileriki zamanlarda daha büyük sorunlara yol açacağı düşünülmektedir.
Sistemin kullanıcısına sunduğu avantajlar dezavantajların çok daha önünde gözükmektedir. Eşler arası işlemleri doğrulamak ve sonuçlandırmak için aracılara ihtiyaç duyulmaması sistemin sağladığı en büyük avantajlardan biri olarak gösterilmektedir. Bu durum birçok banka sisteminin geleceğini de tehdit eder niteliktedir. Örneğin Bitcoin gibi sistemler kullanıcılarına üçüncü bir tarafa ihtiyaç duymadan alışveriş yapma fırsatı sunmaktadır. Bu teknoloji sayesinde dünyanın farklı yerlerinde insanlar hiçbir aracıya, transfere ihtiyaç duymadan kısa sürede para alışverişinde bulunabilmektedir.
Blockchain sistemlerinin işlem süreçleri hızlı, maliyetleri ise banka sistemleri gibi sistemlerden çok daha düşük olduğu gözlemlenmektedir. Aynı zamanda sistemlerin şeffaflığı ve güvenliği yüksek, operasyonel işleyişi daha kolay bir haldedir. Blockchain, bireysel kullanıcılarına dijital üzerinden kontrolün büyük bir bölümünü elinde tutma imkânı sağlamaktadır.
Dijital çağın en güçlü varlıklarına verileri örnek verebiliriz. Veri artık yeni bir mal varlığı türü olarak tanımlanmaktadır. Bu verileri hepimiz yaratmaktayız. Örneğin gerçek dünyadaki bireylere ait veriler bireylerin sanal dünyadaki dijital ikizlerini oluşturmaktadır. Blockchain teknoloji dijital ikizler üzerinde bugüne kadar benzeri görülmemiş bir kontrol sağlamaktadır. Markaların en büyük tehditlerinden birini olan ürünlerin sahtesinin üretilmesinin önüne Blockchain teknolojisi sayesinde geçilecektir.
Blockchain ağ yapısı dağınık bir yapı göstermektedir. Bu dağınıklık akıllara olumsuz bir ifade getirmemelidir. Her bir blok dağınık ağ yapısı sayesinde birbiri ile doğrudan bağlantı kurabilmektedir. Bu şekilde aracısız bağlantı sağlanır. Yani yapının merkezi olmaması kontrolün ve bilginin tek bir merkezde tutulmaması anlamına gelmektedir. Bu durum kullanıcıların yapıya olan güvenini yeniden inşa eder. Yani sistemin tek bir merkez tarafından kontrol edilemiyor olması sistemin tek bir yerden de kırılamayacağı anlamına gelmektedir. Böylece arada aracı olarak yer alacak güvenilir bir ağa olan ihtiyaç ortadan kalkmaktadır.
Blockchain alanında ülkemizde faaliyet gösteren pek fazla yapı veya kuruluş bulunmamaktadır. Bu da sistemin tanınmamasına sebep olmaktadır. Sistemin yapısı ve işleyişi yeterli derecede bilinmediği için sisteme duyulan güvenin de düşük olduğu gözlemlenmektedir. Ancak sistem üzerinde yapılacak olan ufak bir inceleme ile Blockchain’deki hata oranının ne kadar aza indirgenebileceği anlaşılacaktır. Blokchain içindeki sistemler arasındaki hatalar bile mutabakatla giderilir. Böylelikle kullanıcının sisteme karşı güveninin oluşması sağlanır.
Geleceğin teknolojisi olarak nitelendirilen Blockchain sisteminin kullanım alanları yalnızca sanal para ile sınırlı değildir. Örneğin tedarik zinciri yönetimi (kullanan marka adını yaz), noterlik uygulamaları, kamu kuruluşlarına ait kayıtlar, tapu kayıt sistemleri, telif kayıt sistemleri, sağlık kayıtları, bağış toplama ve bağışların yönetimi, küresel ödeme sistemleri, müşteri tanıma, dijital kimlik oluşturma gibi pek çok şey Blockchain teknolojisi ile yönetilebilmektedir.
Blok zincirlerinin gelecekte, teknolojinin sunduğu imkanlar dahilinde, yeni projelere büyük kaynak oluşturacağı aşikardır. Bugün, Blockchain teknolojisi içinde iş süreçlerinin nasıl kurulacağı, ilgili amaçlara bağlı blok zincirlerinin nasıl yönlendirileceği, 4. Endüstri devrimi çağında zincirler sisteminin nasıl çalışacağı gibi soruların yanıtları firmalar tarafından aranmaya başlamış, sisteme bir an önce entegre olabilmek için çalışmalar hızlandırılmıştır. Görünen o ki Blockchain büyük bir dijital devrim dalgasının önemli bir parçasını oluşturacaktır.
Kaynak:
1- https://www.binance.vision/tr/blockchain/positives-and-negatives-of-blockchain